Games, which are as old as the history of the world, were played all over the world in all periods of history and in all cultures; and will be played in the future. A game which can be rule governed or free of rules, but in which children always participate voluntarily is a part of real life; and is the basis for physical, cognitive, social, linguistic, emotional and social development. Games are the mirrors reflecting the inner world of children, and they are the imaginary environments re-created by children so as to understand their emotions and enthusiasm, distress and relations. A game, which is defined as a field of experimenting in which children test and reinforce what they see, sets up ties with the past and forms a source for the future. Games are regarded as children’s most important pursuit, and they mean discovering, learning, creating and expressing oneself for children. All materials for playing which introduce regulation into children’s movements, which help them in their physical and psycho-social development, which develop their imagination are described as toys, and toys have important functions in children’s development and in the development of their learning and creativity. Designing playgrounds, which are the locations for effective learning for children, bring about significant responsibility. Therefore, this fact should be taken into consideration while choosing toys for chidren and while desgning playgrounds, and games should be employed in pre-school education in the light of scientific data. Özetİnsanlık tarihi kadar eski olan oyun, dünyanın her yerinde, her çağda ve her kültürde oynanmıştır ve oynanmaya da devam edecektir. Oyun, belli bir amaca yönelik olan veya olmayan, kurallı ya da kuralsız gerçekleştirilen fakat her durumda çocuğun isteyerek yer aldığı fiziksel, bilişsel, sosyal, dil, duygusal ve sosyal gelişiminin temeli olan gerçek hayatın bir parçasıdır. Oyun çocuğun iç dünyasının bir aynasıdır ve çocuğun duygu ve coşkularını, üzüntülerini, ilişkilerini anlamak için onların yeniden yarattıkları bir düş ortamıdır. Çocuğun gördüklerini sınadığı ve pekiştirdiği bir deney alanı olarak tanımlanan oyun geçmiş ile bağ kurmakta, gelecek için kaynak oluşturmaktadır. Çocuğun en önemli uğraşı olarak kabul gören oyun, çocuklar için keşfetme, öğrenme, yaratma, kendini ifade etme anlamına gelmektedir. Gelişim basamakları boyunca çocuğun hareketlerine düzen getiren zihinsel, bedensel ve psiko-sosyal gelişimlerinde yardımcı olan, hayal gücünü geliştiren tüm oyun malzemeleri de oyuncak olarak tanımlanır ve oyuncakların çocukların gelişim, öğrenme ve yaratıcılığın gelişmesinde önemli bir işlevi vardır. Çocuk için etkili bir öğrenme mekânı olan oyun alanlarının tasarımlanması önemli bir sorumluluğu beraberinde getirir. Bu nedenle, çocuklara oyuncak seçerken ve oyun alanları dizayn ederken bu durum göz önünde bulundurulmalı ve özellikle okul öncesi eğitimde de bilimsel veriler ışığında oyundan faydalanmalıdır.