2 Turkish Nationalism: From Gallipoli to Contemporary Neo-Ottomanism

2021 ◽  
pp. 15-40
Author(s):  
Frank Jacob
Keyword(s):  
2017 ◽  
Vol 20 (1) ◽  
pp. 15-30 ◽  
Author(s):  
Türkay Salim Nefes
Keyword(s):  

2016 ◽  
Vol 5 (1) ◽  
pp. 44
Author(s):  
Ümmet Erkan

<p align="center"><strong>Some Polemics and Discussions which were Subjected In Turk Yurdu Magazine Between 1911-1918</strong><strong> </strong></p><p><strong>Abstract</strong></p><p>Started to press in 1911, The Turk Yurdu Magazine which is the longest press in Turkish Nationalism, leaded by the Turks in Russia whose aims were the Turkish Nation’s going up in all areas. This article examines some polemics, letters and replies for these letters took place in the issues between the years 1911/1918. In this polemics, the topics of what should be understood from the simplification of Turkish and its boundaries, the lack of idealism in education, education with Turkish language, the damages of minority schools on the social life of Ottoman people, the success of the programs of Tanzimat, the effects of national ID on religious ID and the like were discussed. These polemics which the authors of Turk Yurdu and the other intellectuals who took place in the discussion from different newspapers and magazines got a very rich content. This article focuses on the topics which the debates revolves around and and the intellectual discussions about them. </p><p align="center"><strong><br /></strong></p><p align="center"><strong>1911-1918 Yılları Arasında Türk Yurdu Dergisine Konu Olan</strong></p><p align="center"><strong>Bazı Tartışma ve Polemikler </strong></p><p><strong>Öz</strong></p><p>Türk Yurdu Dergisi 1911 yılında yayın hayatına başlamış, Türk milliyetçiliinin en uzun soluklu yayın organıdır. Rusya Türklerinin öncülük ettiği dergide Türklüğün her alanda yükselmesi amaçlanmıştır. Bu makalede Türk Yurdu dergisinin 1911-1918 yılları arasındaki sayılarından yola çıkılarak dergideki bazı kalem tartışmaları, mektuplar ve onlara verilen cevaplar incelenecektir. Bu kalem tartışmalarında Türkçenin sadeleştirilmesinden ne anlaşılması gerektiği ve sınırları, eğitimde ideal eksikliği, eğitim dilinin Türkçe olması ve azınlık okullarının Osmanlı sosyal bünyesine verdiği zararlar, Tanzimatçı reform programının başarılı olup olmadığı ve nedenleri, milli kimliğin dini aidiyete zarar verip vermeyeceği konuları ele alınacaktır. Türk Yurdu dergisi yazarları ile dönemin diğer önemli entelektüellerinin çeşitli gazete ve dergilerde dâhil olduğu bu kalem tartışmaları zengin bir muhteva kazanmıştır. Bu tartışmalar dönemin entelektüel fikir hareketleri ve siyasi akımlar hakkında önemli bilgiler içermektedir. Bu araştırma, yapılan tartışma ve polemiklerin hangi konular etrafında yoğunlaştığını ve Türk Yurdu dergisinin bu tartışma ve polemiklerde ne tür bir yöntem izlediğini ortaya koymaktadır. </p>


2020 ◽  
Vol 62 ◽  
pp. 75-99
Author(s):  
Pınar Aykaç

AbstractThis paper argues that the early Republican attempts to reintegrate the Ottoman past into nationalist narratives later found their reflections in discussions regarding the preservation of İstanbul’s diverse heritage, coinciding with the redefinition of Turkish nationalism in the 1940s, incorporating Islam and marking a departure from the foundation ideology of the Republic of Turkey. In 1939, the Republican authorities decided to celebrate the 500th anniversary of the Ottoman conquest of Constantinople in 1953. The Commission for the Preservation of Antiquities (Muhafaza-ı Asar-ı Atika Encümeni)—the body responsible for the preservation of historic monuments in İstanbul—was tasked with conducting restoration and repair works for the celebrations. Although the celebrations did not receive much attention in the following years, the annual celebrations in the city have now become a significant aspect of present-day İstanbul, which glorify its Ottoman-Islamic past. By presenting its negotiations and contestations with other state actors in the context of these preparations, this paper explores the role of the Preservation Commission in appropriating the inherited remnants of İstanbul’s multifaceted past as “national monuments.”


Sign in / Sign up

Export Citation Format

Share Document