The present study aims to see whether music (cheerful and sad) tuned to different frequencies (432 Hz vs. 440 Hz) cause different effects on the listener’s emotions. In the research, the effects of cheerful and sad music samples at different frequencies were examined within the framework of variables such as Heart Rate Variability (HRV), emotions felt and mood. The study was carried out with a total of 51 participants (31 women comprising 60.8% of the study group, and 20 men comprising 39.2% of the study group) who have not received music education. The average age of the participants is 22.19 (S = 1.08, range = 20-25). In the study, the activation levels of the autonomic nervous system were assessed using Heart Rate Variability (HRV), whereas the moods of the participants before listening music were assessed using the Profile of Mood States (POMS) scale. Finally, The Geneva Emotional Music Scales (GEMS) was used to assess the potential emotions and mood state to appear after listening music. All music samples used in the study (one cheerful and one sad per participant) were chosen by the relevant participant. The conversion of the samples recorded at 440 Hz tuning frequency, to 432 Hz was carried out with a Max/MSP patch designed specifically for the study. The findings of the study show that the cheerful and sad music tuned to different frequency levels (432 Hz vs. 440 Hz) do not induce significant variation in sympathetic and parasympathetic activation levels. However, regardless of the tuning, the participants who listened cheerful music reported higher levels of relaxation after listening. Moreover, again regardless of the tuning, according to GEMS results, the participants experienced higher levels of sublimity compared to unease, and also higher levels of unease compared to vitality. The analysis regarding cheerful music, in turn, found that the participants, this time, experienced higher levels of vitality compared to sublimity, and higher levels of sublimity compared to unease. In the most comprehensive analysis with no reference to the cheerful or sad character of the sample, the participants who listened 440 Hz pieces reported rather negative mood after listening music compared to the participants who listened 432 Hz pieces. Moreover, men were observed to report even higher levels of negative mood after listening 440 Hz pieces, compared to their mood after listening 432 Hz pieces. All the findings thus reached imply that different tunes lead to variation in reported moods, even though they do not bring about changes in sympathetic and parasympathetic activation levels.
Extended English summary is in the end of Full Text PDF (TURKISH) file.
Özet
Bu çalışmanın amacı, 432 Hz ve 440 Hz frekanslara göre ayarlanmış müziklerin (neşeli ve hüzünlü) duygu oluşumunda bir fark yaratıp yaratmayacağını değerlendirmektir. Farklı frekanslardaki neşeli ve hüzünlü müzik örneklerinin yarattığı etkiler, Kalp Hızı Değişkenliği (KHD), hissedilen duygular ve duygu durumu gibi değişkenler çerçevesinde incelenmiştir. Araştırma, müzik eğitimi almayan 31'i (%60.8) kadın, 20'si (%39.2) erkek toplam 51 kişiyle gerçekleştirilmiştir. Katılımcıların genel yaş ortalaması 22.19’dur (S = 1.08, ranj = 20-25). Çalışmada otonom sinir sistemi aktivasyonunu değerlendirmek için Kalp Hızı Değişkenliği (KHD) ölçümü; müzik dinleme öncesi anlık duygu durumunu (mood) değerlendirmek için Duygu Durumu Profili Ölçeği (POMS) ve müzik dinleme sonrası oluşan muhtemel duyguları değerlendirmek için Cenova Duygu Müzik Ölçeği (GEMS) kullanılmıştır. Çalışmada kullanılan bütün müzik örnekleri (bir neşeli, bir hüzünlü) her bir katılımcının kendisi tarafından belirlenmiştir. 440 Hz akort frekansına göre kaydedilmiş örneklerin 432 Hz frekansa dönüştürülmesi çalışmaya özgü geliştirilmiş bir Max/MSP patch uygulaması ile yapılmıştır. Bulgular, farklı frekanslara (432 Hz ve 440 Hz) göre dinlenen neşeli ve hüzünlü müziklerin, sempatik ve parasempatik aktivasyon düzeyleri arasında anlamlı bir fark yaratmadığını göstermiştir. Ancak akort türünden bağımsız olarak, neşeli müzik dinleyen katılımcılar müzik dinleme sonrası daha fazla gevşeme hissettiklerini bildirmişlerdir. Bunun yanı sıra katılımcıların, akort türünden bağımsız olarak GEMS ölçeğine göre hüzünlü müzik dinleme sonrası yücelik (sublimity) duygusunu canlılık (vitality) ve huzursuzluk (unease) duygusundan daha fazla hissettiği; huzursuzluk duygusunu ise canlılık duygusundan daha fazla hissettiği belirlenmiştir. Neşeli müzik için yapılan analiz sonucunda katılımcıların neşeli müzik dinleme sonrası canlılık duygusunu yücelik ve huzursuzluk duygularından daha fazla hissettiği; yücelik duygusunu ise huzursuzluk duygusundan daha fazla hissettiği görülmüştür. En genel değerlendirmede müzik türünden bağımsız olarak, 440 Hz ile müzik dinleyen katılımcıların 432 Hz ile müzik dinleyen katılımcılara göre müzik dinleme sonrası olumsuz duygu durumunun daha yüksek olduğu; ayrıca erkeklerin kadınlara göre 440 Hz müzikleri dinleme sonrası olumsuz duygu durumunun 432 Hz müzikleri dinleme sonrası olumsuz duygu durumundan daha yüksek olduğu görülmüştür. Elde edilen tüm bulgular akort türünün sempatik ve parasempatik aktivasyon düzeyleri arasında bir farklılaşma yaratmasa da duygu durumu üzerinde bir farklılaşmaya neden olduğunu ima etmektedir.